AVUKATLAR GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI
Hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesi hepimizin çok iyi bildiği gibi demokrasinin en önemli unsurlarından biridir. Bu değerler devletin birey ve topluma lütfu değil, uzun tarihsel bir mücadele ve birikimin ürünüdür.
Hukuk devletinin olmazsa olmazı bağımsız yargıdır. Kuşkusuz bağımsız ve adil bir yargının varlığı ise onun üç kurucu unsurundan biri olan savunmanın güçlü ve etkin olmasına bağlıdır.
Antik kültürlerden bu yana savunma mesleğini yürüten avukatlar ve onların meslek örgütleri olan barolar, bu işlevleri ile çağdaş demokrasinin en temel kurumlarından olmuşlardır.
Barolar hem avukatların mesleki sorunlarını çözmek, hem de hukukun üstünlüğünü sağlamakla görevlidir. Bu iki görev bir anlamda ikiz kardeş gibidir. Hukukun üstünlüğünü tanımayan anti-demokratik rejimler savunma mesleği ve örgütleri ile sürekli çatışma içine girerler. İnsan hakları ihlalleri, savunma hakkı ihlalleri ile hep el ele yürümüştür.
Tüm sivil toplum örgütlerini kontrol etme heves ve eğilimi totaliter rejimlerin tipik özelliğidir. Totaliter iktidarlar kendi emir-komutası altında çalışan bir sivil toplum yaratmak için, sendikalara, meslek örgütlerine, bütün örgütlü kesimlere hakim olmaya çalışırlar. Bu bağlamda Türkiye de siyasi iktidarların en fazla zorluk çektiği kesim barolardır.
Tüm mücadelemize karşın demokrasimizin eksiklerini giderip gerçek hukuk devletine ulaşamadığımız için bağımsız ve tarafsız yargıyı ne yazık ki oluşturamadık. Savunma makamı da bağımsız ve tarafsız yargı erki içinde etkin, kurumsal ve saygın yerini alamadı.
Türkiye de artık yargıya güvenin dibe vurduğu noktadayız. Ancak tam tersi barolara duyulan güven tavan yapmıştır. Toplumun barolardan büyük beklentileri vardır. Bu bilinçle demokrasi ve hukukun üstünlüğü mücadelemiz devam edecektir.
Avukatlar, barolar ve Türkiye Barolar Birliği olarak uzun yıllardır bütün bu ideallere ulaşmak için mücadele ediyoruz. Her 5 Nisan Avukatlar Günü’nde de bunları haykırıyoruz.
Ancak gördük ki ne yapsak derdimizi başta siyasi partiler olmak üzere, toplumun bazı kesimlerine anlatamıyoruz. Onun için artık sorunlarımızı ve çözümlerini sokak ve meydanlarda anlatacağız. Bu konuda 5 Nisan Pazar günü Bursa’ da başlayarak 11 Nisan da İzmir’ de bitecek olan “TÜRKİYE ADALETİNİ ARIYOR” etkinliklerine Çorum Barosu olarak katılacağız.
Şehit Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz la ilgili daha önce açıklama yapmıştık. Bu vesileyle hain saldırıyı tekrar kınıyoruz. Acılı ailesine, yargı camiasına ve tüm ulusumuza baş sağlığı diliyor ve terörü lanetliyoruz. Savcımız nur içinde yatsın, aydınlıklar içinde yatsın.
Bu vahim olaydan sonra Avukatlar, hakimler, savcılar ve adliye personelinin sürekli giriş çıkış yaptığı adliyelerde güvenlik zaafını yaratan avukatlarmış gibi bir algı oluşturuluyor.
Çağlayan Adliye sinde görevini yapmak için gelen Avukatların üstü aranmış, aranma sırasında avukatlar kuyrukta beklemiştir. Buna tepki gösteren avukatlar darp edilmiştir. Avukatın mesleğini yapması engellenmiştir. Çağlayan Adliyesinde Avukatlara yapılan uygulamayı, bizce uygulama değil zulmü kınıyoruz. Avukatlar olarak x-ray cihazından da geçeriz. Ancak hakim, savcı ve adliye personelleri de geçmelidir.
Her adliyede, başsavcının, adalet komisyonu başkanı ve baro başkanının oturup en akılcı tedbirleri o adliyenin yapısına göre birlikte geliştirmeleri gerekiyor. Savcıların, alınacak tedbirleri avukatlara tebliğ etmek yerine çözümü birlikte aramak ve bulmak için avukatlarla masaya oturmalarını bekliyoruz.
Yargı camiasının bu tür olaylarla bezdirilemeyeceğinin bilinmesini istiyoruz. Türkiye’de adalet er geç yerini bulacaktır. Hakimi, savcısı, avukatı ne bedel ödeyecekse, ödemeye hazır olarak, adaleti ve hukuku hakim kılacaktır.
Hiç kimse yargının üç kurucu unsurundan herhangi birini suçlayan, özellikle
Baroları ve Avukatları töhmet altına sokan beyanlarda bulunmaya heves etmemelidir.
Mesleğimiz dimdik ayaktadır. Hukuku da ayakta tutmaya azimliyiz. Adalet için, avukatlar gereklidir, savcılar gereklidir, yargıçlar gereklidir. Kim olursa olsun, mesleğimizi ve yargıyı itibarsızlaştıracak davranışlardan, söylemlerden kaçınmalıdır. Onları buradan ikaz ediyoruz.
Son olarak; umudumuzu kaybetmeyeceğimizi, hukuk mücadelesine devam edeceğimizi belirterek, güzel günlerin yakın olduğu inancıyla tüm meslektaşlarımın AVUKATLAR GÜNÜ nü kutluyorum.
Saygılarımla.
Av. Altan AKPINAR
Çorum Baro Başkanı